Doğruluk ve Anlamlılık

Bilgi felsefesinin diğer bir kavram çifti de bir cümlenin anlamlılığı ve doğruluğudur; bir cümlenin doğru veya yanlış değerleri alabilmesi için önce o cümlenin anlamlı olması gerekir. Eğer bir cümle anlamlı değilse, o cümlenin doğruluğundan veya yanlışlığından söz edilemez; çünkü ancak anlamlı cümleler bir yargıda bulunur. Anlamı olmayan bir cümlenin göstereceği veya yöneleceği bir nesne veya olgu da yoktur.

Bir cümleyi anlamlı yapan nedir? Bu sorunun yanıtı farklı felsefî görüşlere göre değişmektedir. Anlam konusu üç alanda ele alınmıştır:
ı. Bir kelime veya sözcüğün belirttiği veya işaret ettiği şey. Bir kelime veya sözcük anlamlı veya anlamsız olabilir. Örneğin, "masa" kelimesi bir şeyi belirttiği için anlamlıdır; buna karşılık birisinin uydurduğu "maa" kelimesi anlamsızdır; çünkü belirttiği bir şey yoktur.
2. Bir önermenin veya yargının veyahut düşüncenin anlatmak istediği bir şey anlamlı veya anlamsız olur. Bilgi felsefesinin alanı içine giren bu ikinci anlamdaki anlamlılık ve doğruluk ilişkisidir. Cümlenin anlamlı olması daha önce belirtildiği gibi cümlenin doğru veya yanlış olmasını da sağlar.
3. Bir dilsel ifadenin anlamı, iletişim ortamında taşıdığı anlamdır. Önerme kurmadan da anlamlı cümleler ortaya konularak iletişim gerçekleşebilir. Günlük dildeki iletişim ortamı, her zaman önerme veya yargılarla olmaz; genellikle farklı dil bilgisi öğeleri kullanılarak anlaşma sağlanır.

Fakat her üç şekilde de ortak olan nokta şudur: Bir cümlenin ve ifadenin terimleri dilbilgisi kurallarına göre dizilmemişse bu cümle veya ifade anlamsız olur. Dil bilgisi ve söz dizim kurallarına göre dizilmiş terimlerden oluşmuş bir cümle anlamlıdır ve ancak böyle cümleler doğruluk değerine sahiptir. Dil bilgisi ve söz dizimi kurallarına göre dizilmiş cümlelerle insanlar anlaşma ve iletişim sağlar. İletişim iki birey arasında karşılıklı aynı anlama gelen cümlelerle olanaklıdır. İletişim, anlatılan ile anlaşılan aynı anlamı taşıdığında gerçekleşir. Örneğin; bir saat ustası çırağından "Yıldız tornavidayı ver." diye bir istekte bulunduğunda, usta ve çırak "yıldız tornavidanın" ne olduğunu ve anlamını bilmektedirler. Aynı nesneye aynı anlamı ve adı verdikleri için iletişim gerçekleşerek karşılıklı birbirini anlamaktalar.

A. Kadir Çüçen, Billgi Felsefesi, Asa Kitabevi, 2001

Please Select Embedded Mode To Show The Comment System.*

Daha yeni Daha eski